Hamilelikte İdrar Kaçırma

Gebeliğin ilk üç ayı içinde böbrekten geçen ve süzülen kanın miktarı artmaya başlar. İkinci üç ayında bu miktar en yüksek seviyelere ulaşır. Böbreklerden idrar yapımı artar. Bu sık idrara gitmeye, çabuk sıkışmaya yol açar. İdrar torbası ile büyüyen rahim arasında anatomik yer değiştirmeler meydana gelir.
Genişleyen rahim, üzerinde bulunan idrar torbasını da beraberinde yukarıya ve geriye doğru çeker. Sfinkterin buna eşlik etmesi ile onu yerinde tutan bağ dokularında gerilmeler ortaya çıkmaya başlar. Gebelikte progesteron hormonu artar. Bu hormon, başta rahim olmak üzere pek çok organı istirahate ,gevşemeye sevk eder. Ancak progesteron hormonunun artışı ile ortaya çıkan gevşemeler aynı şekilde sfinkteri yerinde tutan dokularda da gevşemeye neden olur.
Artmış progesteron östrojen reseptör sayısını azaltır. Bu da urge inkontinansa yol açan önemli faktörlerden biridir. Bu faktör idrar yolları enfeksiyonlarıyla birlikte hamilelik döneminde çok sıkışınca idrar kaçırmanın en önemli nedenleridir. Hamilelikte idrar kaçırma iki şekilde görülür.
Urge inkontinans
Tuvalete gidene kadar idrar kaçırmadır. Mesane duvarının idrar yolu enfeksiyonları sonucunda hassaslaşması ile ortaya çıkar.
Stres inkontinans
Öksürme aksırma gibi karın içi basınç artırıcı hareketlerle idrar kaçırmadır. Mesane ile idrar yolu ( üretra ) arasındaki sfinkterin görevini yeterince yapamaması ile ortaya çıkar.
Gebelikte böbrekten geçen ve süzülen kanın miktarı dolayısıyla idrar miktarı artmaya başlar. Bu durum sık sık idrarın gelmesine ve çabuk sıkışmaya yol açar. Büyüyen rahim idrar torbasını yukarıya ve geriye doğru iter. Ayrıca gebelikte progesteron hormonu artar. Progesteron hormonunun artışı mesane ile idrar yolu ( üretra ) arasındaki sfinkterin gevşemesine neden olur. Hamilelik döneminde idrar yolları enfeksiyonlarıda daha sık görüldüğünden mesane duvarı hassaslaşır sıkışınca idrar meydana gelir. Ayrıca aşırı kilolu kadınlarda, daha önce çok doğum yapmış veya 4 kilonun üzerinde bebek doğuran kadınlarda idrar kaçırma riski daha fazladır.
İdrar kültürü ve antibiyogram mutlaka yapılmalı ve idrar yolu enfeksiyonu var ise tedavi edilmelidir. Hamilelik esnasında oluşan fizyolojik değişiklikler sebebi ile doğum sonrası 6 hafta geçinceye kadar diğer ürolojik tetkiklerin yapılması luzumsuzdur. Gene hamilelik sırasında cerrahi tedavi uygulanması gereksizdir. Hamilelik döneminde aşırı kilo alımı varsa doğum sonrası bu kiloların verilmesi önerilmelidir. Bundan sonra idrar kaçırmalar devam ediyor ve enfeksiyon yoksa üroflowmetri ve ürodinamik incelemeler, sistoskopik inceleme, idrar kaçırma tipini belirleyecek testler yapılıp idrar kaçırma tipine göre tedavi seçimi yapılmalıdır.
Hastalara işeme egzersizleri ve perine kaslarını çalıştırıcı egzersizler ( Kegel eksersizleri )öğretilir. Bu egsersizlerle idrar kaçırma şikayetleri oldukça azalır. Doğum sonrası 6 hafta süreyle bu egzersizin yapılması sonraki problemleri engellemede çok faydalıdır. Tüm bunlara rağmen şikayetler devam ediyorsa, ameliyat ile mesane ile idrar yolu ( üretra ) arasındaki bozulmuş anatomik ilişki düzeltilmeye çalışılır. Ameliyat sonrası başarı oldukça yüksektir.